Mayıs Hasbihal

Mayıs 2022 Hasbihal…

 

BANA SENİ GEREK SENİ!

“Ne varlığa sevinirim
Ne yokluğa yerinirim
Aşkın ile avunurum
Bana seni gerek seni.”

Hızlı adımlarla merdivenlerden inerek metroya yetişmeye çalışıyordu. İleride, direğin dibindeki adam ücretsiz bir kitap dağıtıyordu. O da, okumayacağını düşünerek kitaptan alıp metrodaki bir koltuğa oturdu. Bir süre sonra aldığı kitaba gayrı ihtiyari göz gezdirdi. Daha kitabın başında “Bu kitapta asla şüphe yoktur” (Bakara/2) diyordu. Oysa bugüne kadar okuduğu kitaplarda hep hatalar bulur, bunları da ilgili yerlere bildirirdi. “Ne kadar da özgüvenli bir yazar!” diye düşündü ve yazara dair bir iz aramaya başladı. Kitapta hiçbir bilgi yoktu. Sadece içinde “Allah katından indirilen bir kitap” olduğu yazıyordu. Kitabı atmaktan vazgeçip, anlattıklarını araştırmaya karar verdi. Orada bahsedilen “yaratıcı”yı tanımak için, O’nun sözlerine dikkat kesilmenin en doğru yol olacağını düşündü. Kitabı heyecanla okudu. Sonunda “yerlerin ve göklerin” yaratıcısının gönderdiği kitapta hiçbir şüphe olmadığına inandı ve O’nun yüceliğini kavrayarak hidayete erdi.

Bu hidayet öyküsü dinlediğim günden beri beni düşündürüyor. Bizim İslam’ı hazır bulduğumuzu, hiç araştırma ve sorgulama gereği hissetmediğimizi hatırlatıyor. Atalarımızın miras bıraktığı dilleri gibi, annelerimizin hala unutamadığımız ninnileri gibi kanıksıyoruz İslam’ı. Üzerinde hak iddia etmeyi en doğal, en tabi hakkımız olarak görüyoruz sanki. Belki de bu yüzden kendimizi seçilmiş zannederek, cenneti hak ettiğimizi düşünüyoruz. Oysa kendi dinimize bakışta; Müslüman olmayan bir coğrafyada doğmuş, oradaki inançları ve yaşantıyı benimsemiş; Allah’ı ve O’nun yüceliğini kavrayamamış bir gayri Müslim ile bizim bir farkımız olması gerekmez mi?

Kur’an ile buluştuğumuz her anımızı Kadir eyleyen ve bayramına erdiğimiz Ramazan ayını yeni uğurladık. Ramazan ayının kadrini bilmek, ikliminden istifade etmeye devam etmek istiyorsak görevimiz; Kur’an’ı anlayarak okumak ve ahlakı Kur’an olan peygamberimizi takip etmektir.

Bilhassa genç kardeşlerime imkânları ölçüsünde Arapçayı öğrenmeye gayret etmelerini tavsiye ediyorum. “Kelimeler” ve “kavramlar” üzerinde çalışmalar yapmalarını öneriyorum. Bu, Allah’ın kitabını ve peygamberimizin sözlerini anlamalarına yardımcı olacaktır. Taklidî imandan tahkikî imana geçmelerini, araştırıp öğrenmelerini teklif ediyorum. Bu süreçte “Allah bize şah damarımızdan daha yakındır (Kaf/16) ayetinin ve O’nun gücü her şeye yeter ve kuluna her zaman yardımcıdır” ifadesinin doğruluğunu “hakkel yakin” göreceklerdir.

 

”Ömrünüz Ramazan, ahiretiniz bayram olsun” duasıyla…

 

Halise MUTLU

Sosyolog, Aile Danışmanı,

06 Mayıs 2022 Cuma, SAMSUN