AĞUSTOS HASBİHAL

“MAYALIK AİLELER”
İster kral olsun, ister hamal dünyadaki en mutlu insan aile huzuru olan insandır.
Ailenin temeli evlilik ile, insanlığın temeli aile ile atılır. Evlilik; bir kadın ile bir erkeğin
meşru bir çerçeve de hayatını birleştirmesi olayıdır. Çünkü insan sosyal bir varlıktır yalnız
yaşayamaz. Uzun ince hayat yolunda bir eş bu yolu daha çekilir kılar.
Hani derler ya;
“Evvel refik, ba’del tarik.” Yani önce yoldaş sonra yol.
Tarihin her döneminde aileye rastlıyoruz. Yani insanlık ailesiz yapamıyor. Ne zaman ki
aile güçlü; toplum güçlü, ne zaman ki aile zayıf; toplumda kargaşa ve çok boyutlu sefalet
artmıştır. Aile bir bakıma iyiliklerin ve kötülük hem sebebi, hem sonucudur.
Bu kadar öneme haiz aile kurumu çağımızda önemli birçok sorunla karşı karşıya.
İnsanımıza her kanaldan dikte edilen Modern yaşam tarzının getirdiği sorunlar toplumun göz
bebeği olan aile yapısını yıpratarak; tabiri caizse toplumun gözbebeğine çöp batırmıştır.
Hepimiz biliyoruz ki evlilikle birlikte her iki tarafında sorumlulukları artar, artan bu
sorumluluk bazen sıkıntıları da beraberinde getirir. İşte bu zor zamanlarda sabrederek çözüm
aramak en önemli çıkış noktamızdır.
Atalarımız, “Evlilik ateşten gömlekmiş giyene, demirden leblebiymiş yiyene.”
demişler. Hakikaten evlilik bazen ateşten bir gömlek kadar sıcak ve yakıcı, bazen de demir bir
leblebi gibi hazmedilmesi çoğu zaman mümkün olmayan olaylarla doludur.
Ancak böyle durumlarda bize verilen irade gücünün hakkını vererek kullanmaya
ihtiyacımız var. Bunun için atılması gerekli adımlar var;
-Değiştirilebilir olanları değiştirmeye çalışmak
-Değiştiremeyeceklerimizi kabul etmek
-Hangilerinin değiştirilebileceğini, hangilerini kabul etmemiz gerektiğini ayırt etmek
için irademizi doğru kullanmak.
Ve en önemlisi de değişim gerekiyorsa önce buna kendimizden başlamak.
İnsanın en büyük gücü kendini geliştirmesi ve değiştirmesi, en büyük acziyeti ise başkalarını
değiştirmeye çalışmasıdır.
Evlilik öncesi tüm çiftlerin hayalleri mutluluk üzerinedir. Dünyanın hiçbir yerinde
hiçbir çift; kavga etmek, birbirini incitmek, hayatı kendine ve karşısındakine zindan etmek için
gitmez nikâh masasına.
İçinde yetiştiğimiz evlerin farklı kültürleri, her birimizin olaylara bakışımızı farklı kılar
ve evliliklerde sorunlar çıkabilir. İşte bu zamanlarda farklılıklarımızın kazanım olduğunu
düşünerek karşımızdakini olduğu gibi kabul ederek “BİZ” olmayı becerebilirsek, evliliğimizi
cennete çevirebiliriz.
Evliliğin nasıl başladığı önemlidir. Ancak asıl önemli olan nasıl devam ettiğidir.
Geçmişte yapılan hatalar bu güne taşınarak ailenin sırtına bir yük haline getirilmemelidir. Zira

eskiye takılıp kalmak bu günü görmemizi engellediği gibi geleceğe yönelik doğru karar
vermemizi de engeller. Mevlana’nın da dediği gibi;
“Dün geçti Cancağızım, bugün yeni şeyler söylemek lazım.”
Aile hayatı aile bireyleri için büyük bir okuldur. Dünya üzerinde hiçbir aile problemsiz
değildir. Önemli olan problemlerle mücadele etmesini öğrenmektir. Aile üyeleri iyi niyetli
hareket ederlerse çözülemeyecek sorun yoktur.
Aile içinde sorunları aşabilmek için 5S formülü yardımcı olabilir;
-Sevgi,
-Samimiyet
-Sorumluluk
-Sadakat
-Sabır

Evlilikte başarı aradığımız kişiyi bulmakta değil, aynı zamanda aranan kişi olmaktır. Ve
aradığınızı bulduğunuzda da kaybetmemek adına fedakârlıkta bulunmaktır. Zira sevgi
istediğiniz bir şeyi elde etmek değil, sevdiğiniz insan için bir şey yapmaktır.
Mutlu, başarılı ve mücadeleci çocuklar da ancak böylesine sevgi dolu yuvalarda
yetişir. Bu ailelere “MAYALIK AİLELER” diyebiliriz. Böylesi ailelerin bulundukları topluma rol
model olacaklarını, toplumu değiştirmede önemli görevleri olduğuna inanıyorum.
Nasrettin hocanın dediği gibi; “Ya tutarsa…”
Halise MUTLU, Sosyolog, Aile Danışmanı
06.08.2021 Cuma, Samsun