KAMUOYUNA DUYURU

Bilim ve Sanat Vakfı'na Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından geçici kayyum
atanması, bütün politik mülahaza ve taraftarlıklardan beri olarak, kamu vicdanında
olduğu gibi derneğimizde de derin bir teessürle karşılanmıştır.


Mütevazı ve samimi adımların, vakıf kültürümüzde olduğu gibi “sivil” ve “gönüllü”
çabalarla büyümesiyle ortaya çıkan; ilim, edebiyat, sanat ve felsefe alanlarında ülkemizin
ilk “sivil” değeri olan Bilim ve Sanat Vakfı kurulduğu günden itibaren birçok alanda
faaliyet göstermiştir. En yoğun baskı dönemlerinde, en soğuk Şubat günlerinde mağdur
ve mazlum insanlarımızın sığınağı ve umudu olmuştur. Vakfın çalışmaları, ülkemizdeki
“sivil akademi” kurumlarının nüvesini oluşturmuş, ülkemize ilim, kültür ve sanat
alanında çok kıymetli katkılar yapmış, birçok akademisyen, öğrenci ve entelektüelin
yetişmesinde büyük katkı sağlamıştır.


Hal böyleyken, vakıfların idaresinde açık bir yolsuzluk ve suistimal olmadığı
sürece bu kurumlara müdahale edilmesi, medeniyetimizin temel dinamiklerinden olan
“vakıf kültürü”müzü yıpratmakta ve zarar vermektedir. Vakıflarımızın ve sivil toplum
kuruluşlarımızın yönetimleri, vakıf geleneğimizde ortaya konmuş değerler, ilkeler ve
prensiplere uygun olarak yürütülmelidir.


Vakıfların bağımsızlığını korumanın, medeniyetimizden ve tarihimizden
alacağımız en önemli kültürel miras olduğunu hatırlatıyor, bu durumun, vakıflara
yönelik güven kaybı ve ‘meşruiyet’ problemi doğurmasından kaygıyı duyuyoruz. Sivil
toplum kuruluşlarının, özelde vakıfların, kuruluş amacı doğrultusunda meşru
faaliyetlerine devam ettikleri sürece daha özerk kalması için yasal düzenlemelerin
yapılması noktasındaki çağrımızı kamuoyuyla paylaşıyoruz.